22-01-2022Saat:16:45
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dermatoloji Kliniği İdari Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Selda Pelin Kartal, pandemide kapalı alanlarda geçirilen sürenin artması nedeniyle uyuz vakalarında yüzde 50 artış yaşandığını söyledi.
Prof. Dr. Selda Kartal, uyuz hastalığının son derece bulaşıcı ve kaşıntıya neden olan parazit olduğunu söyledi. Kartal, “Aslında 2018 yılından itibaren ülkemizde tedrici bir artış görmemize rağmen 2020 ve 2021 dönemindeki pandemide kapalı alanda ve bir arada geçirilen zamanın artması nedeniyle uyuz hastalarının başvurusunda artış gözlemliyoruz.
Son 1 yıl içinde hastane vakalarına göre uyuz vakaları yüzde 50 arttı. Daha enteresanı da bu hastalar eskiden bize ilk kaşınmaya başladıklarında gelirlerdi, evde birlikte yaşadığı ailelerine pek geçmezdi; fakat şimdi hastanın bize çok geç geldiğini ve evdekilerin de kaşındığını gözlemliyoruz” dedi.
‘BULAŞ İÇİN 15 DAKİKA TEMAS YETERLİ’
Uyuz hastalığının herkeste görülebileceğini belirten Kartal, “Bu, bulaş yöntemiyle geçen bir hastalık ve parazitin birine geçmesi için 15 ile 30 dakika temas olması gerekiyor. Uyuz, yaşam kalitesini çok bozar. Kişi bu yüzden çok fazla kaşınır.
Özellikle geceleri dayanılmaz bir kaşıntı yapar ve bu bir halk sağlığı problemidir; diğer insanlara da bulaşır, kendiliğinden geçmez. Diğer insanlara da bulaştığı için hızla hasta sayısı artar. El bileklerinde, vücutta, genital bölgede özellikle yoğunlaşan bir kaşıntı vardır. Bu parazitler deri altına girerler ve yumurtalarını bırakırlar. Tünel kazarlar ve oradan yaklaşık 2 ile 6 hafta sonra şikayetler görülmeye başlar” diye konuştu.
Dermatoloji Uzmanı Dr. Aslan Yürekli ise “Bu uyuz böceği aynı bir tünel kazma makinesi gibi çalışıyor. Ağzını sağa sola hareket ettirerek derinin altına doğru ilerliyor. Ama bu bahsettiğimiz tünel öyle çok büyük bir tünel değil. Vücudumuzda toplu iğne büyüklüğü kadar bir yer kaplıyor aslında. Ve burada çoğalarak kendi evini inşa ediyor. Ardından yumurtalarını bırakıyor ve hastalığın daha da kronikleşmesine sebep oluyor.
DOĞRU ZAMANDA TEDAVİ OLMAZSA KRONİKLEŞİYOR
Hasta doğru zamanda hastaneye gelmezse veya bütün aile bireyleri tedavi olmazsa kronikleşiyor, vaka sayıları artıyor. Son dönemde gördüğümüz vaka artışlarının en büyük sebeplerinden biri de eksik tedavi. Eksik tedavi derken; örneğin hasta eline ilacı sürdü, daha sonra gitti bulaşık yıkadı ve o sürdüğü ilaç yok oldu. Bundan dolayı uyuz orada üremeye devam ediyor. Tuvalete gittiniz. Elinizi yıkadınız. Tekrar ilacı o bölgeye uygulamanız lazım” dedi.
(DHA)
Prof. Dr. Selda Kartal, uyuz hastalığının son derece bulaşıcı ve kaşıntıya neden olan parazit olduğunu söyledi. Kartal, “Aslında 2018 yılından itibaren ülkemizde tedrici bir artış görmemize rağmen 2020 ve 2021 dönemindeki pandemide kapalı alanda ve bir arada geçirilen zamanın artması nedeniyle uyuz hastalarının başvurusunda artış gözlemliyoruz.
Son 1 yıl içinde hastane vakalarına göre uyuz vakaları yüzde 50 arttı. Daha enteresanı da bu hastalar eskiden bize ilk kaşınmaya başladıklarında gelirlerdi, evde birlikte yaşadığı ailelerine pek geçmezdi; fakat şimdi hastanın bize çok geç geldiğini ve evdekilerin de kaşındığını gözlemliyoruz” dedi.
‘BULAŞ İÇİN 15 DAKİKA TEMAS YETERLİ’
Uyuz hastalığının herkeste görülebileceğini belirten Kartal, “Bu, bulaş yöntemiyle geçen bir hastalık ve parazitin birine geçmesi için 15 ile 30 dakika temas olması gerekiyor. Uyuz, yaşam kalitesini çok bozar. Kişi bu yüzden çok fazla kaşınır.
Özellikle geceleri dayanılmaz bir kaşıntı yapar ve bu bir halk sağlığı problemidir; diğer insanlara da bulaşır, kendiliğinden geçmez. Diğer insanlara da bulaştığı için hızla hasta sayısı artar. El bileklerinde, vücutta, genital bölgede özellikle yoğunlaşan bir kaşıntı vardır. Bu parazitler deri altına girerler ve yumurtalarını bırakırlar. Tünel kazarlar ve oradan yaklaşık 2 ile 6 hafta sonra şikayetler görülmeye başlar” diye konuştu.
Dermatoloji Uzmanı Dr. Aslan Yürekli ise “Bu uyuz böceği aynı bir tünel kazma makinesi gibi çalışıyor. Ağzını sağa sola hareket ettirerek derinin altına doğru ilerliyor. Ama bu bahsettiğimiz tünel öyle çok büyük bir tünel değil. Vücudumuzda toplu iğne büyüklüğü kadar bir yer kaplıyor aslında. Ve burada çoğalarak kendi evini inşa ediyor. Ardından yumurtalarını bırakıyor ve hastalığın daha da kronikleşmesine sebep oluyor.
DOĞRU ZAMANDA TEDAVİ OLMAZSA KRONİKLEŞİYOR
Hasta doğru zamanda hastaneye gelmezse veya bütün aile bireyleri tedavi olmazsa kronikleşiyor, vaka sayıları artıyor. Son dönemde gördüğümüz vaka artışlarının en büyük sebeplerinden biri de eksik tedavi. Eksik tedavi derken; örneğin hasta eline ilacı sürdü, daha sonra gitti bulaşık yıkadı ve o sürdüğü ilaç yok oldu. Bundan dolayı uyuz orada üremeye devam ediyor. Tuvalete gittiniz. Elinizi yıkadınız. Tekrar ilacı o bölgeye uygulamanız lazım” dedi.
(DHA)
